🏐 Nahl Suresi 96 Ayet Meali

NahlSuresi 61. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri. 08 Mayıs 2021. Nahl Suresi 61. ayeti ne anlatıyor? Nahl Suresi 61. ayetinin meali, Arapçası AcelecilikAcelecilik. hanifler.com Kuran odaklı dindarlık > AHLAK > Ahlakı kavramlar > Acelecilik: Acelecilik Nahl Suresi 96. Ayetinin Meali (Anlamı): Çünkü sizin elinizde bulunan nimetler tükenir, fakat Allah’ın yanında olanlar ebedî kalıcıdır. Şurası bir gerçek ki, sabredenleri, yaptıkları en güzel işleri esas alarak mükâfatlandıracağız. Nahl Suresi 96. EdipYüksel. NAHL 16:96 - Sizin yanınızda bulunanlar biter; ancak ALLAH’ın yanındakiler ise süreklidir. Güçlüklere karşı direnenlerin ödüllerini, yaptıkları iyiliklere uygun olarak elbette vereceğiz. Sizin yanınızda bulunanlar biter; ancak ALLAH’ın yanındakiler ise süreklidir. Sizinyanınızda bulunan tükenir; Allah'ın katında bulunan ise ebedîdir. Elbette sabredenlere de mükâfâtlarını, yapmakta olduklarının daha güzeli ile vereceğiz. (1) (1)“Bu dünya dâru’l-hikmettir, dâru’l-hizmettir (hikmet ve hizmet yeridir); dâru’l-ücret ve mükâfât (ücret ve mükâfât yeri) değil! Meali Nahl Suresi 96. Ayet Meali, Nahl 96, 16:96 . Cenaze namazı nasıl kılınır? Cenaze namazı kılınışı, Resimli ve Özet maddeler halinde anlatım AyetMeali; Âli İmrân Suresi, 96. Ayet Meali; Âli İmrân Suresi, 97. Ayet Meali ; Âli İmrân Suresi, 98. 15 - Hicr Suresi; 16 - Nahl Suresi; 17 - İsrâ ihUP8m. Hakkında Nahl sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 128 âyettir. İsmini 68. âyetinde geçen ve “bal arısı” mânasına gelen اَلنَّحْلُ Nahl kelimesinden alır. Mushaf tertîbine göre 16, nüzûl sırasına göre 70. sûredir. Nuzül Mushaftaki sıralamada on altıncı, iniş sırasına göre yetmişinci sûredir. Kehf sûresinden sonra, Nûh sûresinden önce Mekke’de nâzil olmuştur. Sondan üç âyetin Medine’de indiği yolunda rivayetler vardır. Hicretten bahseden 41. âyet ve sonrasının Medine’de indiği yolundaki görüş zayıf bulunmaktadır 41. âyetin tefsirine bk.. Konusu Nahl sûresi, peygamberlere gönderilen vahyin esas hedefinin tevhîd inancı yani “Allah’tan başka ilâh yoktur. Yalnızca O’na kulluk edilmeli ve sadece O’ndan korkulmalıdır” anlayışı olduğunu vurgulayarak başlar ve ağırlıklı olarak tevhidin delilleri üzerinde durur. Bununla beraber sûrede kâfirlerin bir kısım itirazlarına cevaplar verilir, iddiaları çürütülür ve şüpheleri ortadan kaldırılır. Resûlullah getirdiği dinin insan hayatında yapmayı hedeflediği değişim ve dönüşümler açıkça ortaya konur. Bu bağlamda adâlet, ihsan, sözünde durma, yemin ve anlaşmalara riâyet, haramlar-helâller ve tevbe gibi ahlâk ve muâmelâtla ilgili esaslar belirlenir. Yeri geldikçe öldükten sonra dirilme, hesap verme, cennet ve cehennem konularına temas edilir. Son olarak Peygamberimiz ve ona tâbi olanlara, kâfirlerin düşmanlık ve işkencelerine karşı nasıl bir tavır takınmaları gerektiği; zaman, mekan ve muhatabın durumunu dikkate alarak İslâm’ı nasıl tebliğ etmeleri lâzım geldiği hatırlatılır. ❬ Önceki Sonraki ❭ مَا عِندَكُمْ يَنفَدُ ۖ وَمَا عِندَ ٱللَّهِ بَاقٍ ۗ وَلَنَجْزِيَنَّ ٱلَّذِينَ صَبَرُوٓا۟ أَجْرَهُم بِأَحْسَنِ مَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ Mâ ındekum yenfedu ve mâ ındallâhi bâkbâkın, ve le necziyennellezîne saberû ecrehum bi ahseni mâ kânû ya’melûnya’melûne. Sizin yanınızdaki tükenir, Allah katında olan ise kalıcıdır. Elbette sabredenlere, yapmakta olduklarının en güzeliyle mükâfatlarını vereceğiz. Türkçesi Kökü Arapçası bulunan مَا sizin yanınızda ع ن د عِنْدَكُمْ tükenir ن ف د يَنْفَدُ bulunan ise وَمَا yanında ع ن د عِنْدَ Allah’ın اللَّهِ kalıcıdır ب ق ي بَاقٍ elbette vereceğiz ج ز ي وَلَنَجْزِيَنَّ kimselerin الَّذِينَ sabredenlerin ص ب ر صَبَرُوا karşılığını ا ج ر أَجْرَهُمْ en güzeliyle ح س ن بِأَحْسَنِ مَا olduklarının ك و ن كَانُوا yapıyorlar ع م ل يَعْمَلُونَ Diyanet İşleri Başkanlığı Sizin yanınızdaki tükenir, Allah katında olan ise kalıcıdır. Elbette sabredenlere, yapmakta olduklarının en güzeliyle mükâfatlarını vereceğiz. Diyanet Vakfı Sizin yanınızdaki dünya malı tükenir, Allah katındakiler ise bâkidir. Elbette sabırlı davrananlara yapmakta olduklarının en güzeliyle mükâfatlarını vereceğiz. Elmalılı Hamdi Yazır Sadeleştirilmiş Sizin yanınızdaki tükenir. Allah´ın katındaki ise kalıcıdır. Biz, mutlaka o sabredenlere, yaptıkları işin daha güzeli ile mükafatlarını vereceğiz. Elmalılı Hamdi Yazır Sizin yanınızdaki dünya malı tükenir, Allah´ın katındakiler ise tükenmez. Muhakkak ki biz, Allah yolunda sabredenleri, yaptıkları amelin daha güzeliyle mükafatlandıracağız. Ali Fikri Yavuz Sizin yanınızdaki dünya malı tükenir, Allah katındaki rahmet hazineleri ise bâkidir. Allah yolunda sabredenlere, yaptıkları amelin daha güzeliyle mükâfatlarını; elbette vereceğiz. Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal Sizin yanınızdaki tükenir, Allahın yanındaki ise bâkîdir, elbette biz o sabredenlere yaptıkları amelin daha güzelile ecirlerini muhakkak vereceğiz Fizilal-il Kuran Sizin yanınızdaki tükenir, fakat Allah´ın katındaki kalıcıdır, süreklidir. Biz sabredenleri, yaptıkları iyiliklerin en güzel karşılıkları ile ödüllendireceğiz. Hasan Basri Çantay Sizin nezdinizdeki tükenir, Allahın indindeki ise baakıydir. Sabredenlerin mükâfatını biz yapmakda olduklarının daha güzeliyle vereceğiz muhakkak. İbni Kesir Sizin yanınızdaki tükenir. Allah´ın katında olanlar ise sonsuzdur. Sabredenlere mükafatlarını, yaptıklarının daha güzeli ile ödeyeceğiz. Ömer Nasuhi Bilmen Sizin katınızdaki fenâ bulur, Allah´ın katındaki ise bâkidir. Ve sabredenleri amellerinin daha güzeli ile muhakkak ki mükâfaata nâil edeceğiz. Tefhim-ul Kuran Sizin yanınızda olan tükenir, Allah´ın katında olan ise kalıcıdır. Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle biz muhakkak vereceğiz. Warning includeturkce/bil/ Failed to open stream No such file or directory in C\inetpub\vhosts\ on line 27 Warning include Failed opening 'turkce/bil/ for inclusion include_path='.;.\includes;.\pear' in C\inetpub\vhosts\ on line 27 Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır. İnnaAllâhe ye/muru bil’adli vel-ihsâni ve-îtâ-i żî-lkurbâ veyenhâ ani-lfahşâ-i velmunkeri velbaġyic ya’izukum le’allekum teżekkerûneŞüphe yok ki Allah, adaleti, lütuf ve keremde bulunmayı ve yakınlara ihtiyaçları olan şeyleri vermeyi emreder ve çirkin olan, kötü görünen şeylerle haksızlığı nehyeder; öğüt alasınız diye de size öğüt vermededir. Şüphesiz Allah, adaleti hâkim kılmayı ve uygulamayı, ihsanı görevini tastamam yapmayı ve iyilik ehli olmayı, yakınlara ihtiyaçlarını karşılayacak oranda bağışta bulunup bakmayı emreder; çirkin hayâsızlıktan fahşadan, kötülük ve fenalıklardan, azgınlık ve zorbalıklardan ise yasaklayıp sakındırır. Umulur ki öğüt alıp düşünürsünüz diye size öğüt yok ki, Allah adaleti ve iyilik yapmayı, yakınlara karşı cömert olmayı emredip, çirkin olan kötü görünen şeylerle, haksızlığı ve taşkınlığı yasaklıyor ve size böylece düşünesiniz diye öğüt adâletli, mûtedil davranmayı, adâleti gerçekleştiren, hak sahibine hakkını sağlayan, sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî bir düzen kurmayı, iyiliği, iyi niyetleri, dinin, ahlâkın ve kamu vicdanının emirlerini devamlı davranışlarına, ilişkilerine, görevlerine, hayatlarına yansıtan, samimiyetle ibadet eden, aktif olarak iyiliğe, iyi uygulamaya, iyileştirmeye örnek olan, işlerinde mükemmellik, dürüstlük ve başarı için dikkat harcayan, hayırlı icraatlar, kalıcı hizmetler yapan müslüman önderler, idareciler, askerî erkân ve müslümanlar olmayı, yakınınızda olanların, akrabaların ihtiyaçlarını görmeyi emreder. Meşrû olmayan şehevî fiilleri, gayri meşrû ilişkileri, zinayı, haddi aşmayı, cimriliği, ahlâksızlığı, şeriatın suç saydığı ve haram kıldığı, kamu vicdanının tasvip etmediği şeyleri, haksızlığı, saldırıyı, baskı ve zulmü, bozgunculuğu, şeriata karşı çıkmayı, kural tanımamayı, bunların savunuculuğunu, sözcülüğünü yapmayı ilminin-hikmetinin gereği yasaklayarak, önleyici tedbirler alarak kamu güvenliği sağlar. Size, düşünüp ibret almanıza vesile olur diye öğüt veriyor, sorumluluklarınızı hatırlatıyor, Kur’ân-ı Kerim, 5/8; 7/33; 16/126; 17/ Allah adaleti, ihsanı ve yakınlara vermeyi emreder, hayasızlıktan, kötülükten ve zorbalıktan da nehyeder. Olur ki öğüt alırsınız diye size öğüt Allah, adaleti, ihsanı, yakınlara vermeyi emreder; çirkin utanmazlıklardan fahşadan, kötülüklerden ve zorbalıklardan sakındırır. Size öğüt vermektedir, umulur ki öğüt ki Allah, adaleti, ihsanı ve akrabaya vermeyi emrediyor. Zinadan, fenalıklardan ve insanlara zulüm yapmaktan da nehyediyor. Size böyle öğüd veriyor ki, benimseyip tutasınız. ADÂLET Her şeyi yerli yerine koymak demektir. Zulmün zıddıdır. Her hakkın başı, Allah hakkı olduğundan ona ortak koşmamak, tevhide iman etmek esastır. Bundan sonra ilâhi ölçülere göre her şeyin hakkını vermek adalettir. İHSAN Farzları yerine getirmek, Allah'ı görür gibi kendisine ibadet etmek, bir şeyi güzel ve iyi yapmak mânâlarına gelir.Muhakkak Allah, adaleti, iyiliği ve akrabalara yardım etmeyi emreder; fahiş şeyleri, iğrenç şeyleri ve zulmü yasaklar. Size öğüt veriyor ki şu ki, Allah adâleti, iyiliği ve akrabaya yardım etmeyi emreder; yüz kızartıcı işleri, fenalığı ve azgınlığı yasaklar. O, düşünüp öğüt alasınız diye size öğüt veriyor.[274][274] Emredilen üç temel değer ve yasaklanan üç çirkin davranış hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XI, adaletle, iyilikle, yakınlara bakmanızla emir buyurur, fuhuşa, kötülüğe, azgınlığa gitmeyi yasak etmekte, size öğüt veriyor; olur ki siz öğütlenirsiniz Muhakkak ki Allah adaleti, iyilik yapmayı, akrabaya/yakınlara bakmayı emreder; ahlaksızlığı/hayasızlığı, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. İyice anlayıp tutasınız diye size öğüt ayet Allah’ın emirlerini ve yasaklarını ana hatlarıyla ortaya koymaktadır. Allah, insanlara karşı adil olmayı, her şeyi doğru ve yerli yerince yapm... Devamı..Allâh ’adl ve ihsân ile emr ider ve akrabâdan muhtâc olanlara mu’âveneti emr ider. Fuhşı, münkerliği ve haksızlığı men’ ider. belki teemmül şüphesiz adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara bakmayı emreder; hayasızlığı, fenalığı ve haddi aşmayı yasak eder. Tutasınız diye size öğüt Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. Allah Teâlâ bu âyette dünya nizamını sağlayan üç esası emrediyor; buna karşılık üç çirkin davranışı da yasaklıyor. Emrettiği esaslar Adalet, ihsan v... Devamı..ALLAH adaleti, iyilik yapmayı ve akrabaya yardım etmeyi emreder. Kötülükten, fenalıktan ve azgınlıktan ise sizi meneder. Öğüt almanız için sizi böyle ki Allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder; hayasızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan nehyeder. Öğüt almanız için size böyle öğüt olsun ki Allah size adli, ihsanı ve yakınlığı olana atâyı emrediyor ve fuhşiyyâttan, münkerden, bagiyden nehyediyor, size va'zediyor ki dinleyip anlayıp tutasınızAllah; adaleti, ihsanı¹ ve yakınlarınızda olanlara yardım etmeyi, buyurmakta; fahşadan², münkerden³ ve beğyiden⁴ men etmektedir. İyice anlayıp tutmanız için size öğüt veriyor. 1-İyilik yapmayı. 2- Her türlü aşırılık, haddi aşmak, hayasızlık, ahlaksızlık, edepsizlik. 3- Fena, kötü, çirkin yanlış ve zararlı kabul edilen; ... Devamı..Şübhesiz ki Allah adaleti, iyiliği, hususiyle akrabaya muhtâc oldukları şeyleri vermeyi emr eder. Taşkın kötülük ler den, münkerden, zulm ve tecebbürden nehyeder. Size bu suretle öğüd verir ki iyice dinleyib ve anlayıb ki Allah, adâleti, iyiliği ve akrabâya muhtaç oldukları şeyleri vermeyi emreder; fuhşiyâttan, kötülükten ve azgınlıktan da men' eder. İbret alasınız diye sizeAllah, böyle nasîhat adaletli olmayı, insanlara iyilikler yapılmasını, akrabalara ihtiyaçlarını karşılayacak şeylerin verilmesini emrediyor. Hayâsızlığın, çirkin şeylerin yapılmasını ve Allah’a isyan etmeyi yasaklıyor. Düşünesiniz diye Allah size böyle öğütler Allah tüzlüğü, iyiliği yakınlara karşı elaçıklığı buyurur, çirkinliği, yozluğu, uygunsuzu, zorbalığı yıgayor. Allah sizi öğütlüyor, düşünesiniz ki Allah adli, ihsanı, akrabadan muhtaçlara vermeyi emreder. Hayasızlığı, kötü olan işi, yolsuzluğu nehiy eyler. Size, nasihat kabul edesiniz diye emir ve nehiy ile öğüt ki Allah adaleti, iyiliği, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı/fuhşu, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O düşünüp tutasınız diye size öğüt Bu ayette herkes için üç yapılması gerekenle üç de yapılmaması gereken emredilmektedir. Yapılması gerekenler; herkes için adalet, herkes için iyili... Devamı..Şüphe yok Allah adaleti, ihsanı ve yakınlara vermeyi emreder; çirkinliklerden, kötülüklerden ve taşkınlıklardan ise sakındırır. Size öğüt vermektedir; umulur ki kendinize kuşkusuz Allah, insanlara karşı âdil davranmayı, olabildiğince merhametli, güler yüzlü, nazik ve lütufkâr davranarak dâimâ iyilik yapmayı ve özellikle yakınakrabaya, komşulara, dost ve arkadaşlaracömertçe ikramda bulunmayı ve acılarını, mutluluklarını paylaşarak onlarla sürekli ve samîmî bir dostluk ortamında olmayı emrediyor. Buna karşılık; zina, fuhuş, cinsel sapıklık, çıplaklık gibi yüz kızartıcı ve utanç verici hareketleri, gerek Kur’an’ın, gerekse sünnetin asla onaylamayacağı görgüsüzlük, edepsizlik, terbiyesizlik türünden çirkinlikleri ve hak ve hukuka aykırı, onur kırıcı, saldırganca tutum ve davranışları yasaklıyor! Bakın, Allah size böyle güzelce öğütler veriyor ki, düşünüp ibret alasınız Gerçekten Allah, Yakın Akrabalığı olana vermeyi, İhsan’ı ve Adalet’i emrediyor. Ahlaksızlığı / Çirkin İşler’i, Kötülüğü ve Taşkınlığı yasaklıyor. Düşünmeniz için size öğüt adaleti, iyiliği ve akrabaya yardımı emrediyor. Her türlü kabalığı, çirkinliği ve aşırılığı yasaklıyor. Bu öğütler, kulağınıza küpe olsun ki Allah adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. Çirkin işleri, fenalığı, azgınlığı yasaklar. Belki düşünüp öğüt alırsınız. Denilenleri yaparak ki Allah adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder; çirkinliği, fenalığı ve azgınlığı da yasaklar. O, gerçekleri hatırlayasınız diye size öğüt vermektedir. [*]Bu ayet Kur’an’ın insana yönelik sosyal hayatı düzenlemede önemli ilkelerinden bir kısmını, gerçekler hatırlansın diye insanlara emirler verildiği mes... Devamı..Şüphesiz Allah, adaleti,¹ iyilik yapmayı,² akrabaya vermeyi³ emreder; her türlü aşırılığı,⁴ gayr-ı meşru işleri⁵ ve zorbalıkları⁶ yasaklar. O düşünüp tutasınız diye size işte böyle öğüt Adalet Her şeyi yerli yerince yapmak, hakkı yerine koymaktır ve zulmün zıddıdır. Yani adalet, nizam-ı âlemdir. Şüphesiz esas hak; Allah’ın hakkı ol... Devamı..GERÇEK ŞU Kİ, Allah adaleti ve iyilik yapmayı, yakınlara karşı cömert olmayı ¹⁰⁸ emredip utanç verici ve arsızca olanı, akıl ve sağduyuya aykırı olanı ¹⁰⁹ ve azgınlığı, taşkınlığı yasaklıyor; ve size [böyle tekrar tekrar] öğüt veriyor ki, böylece [bütün bunları] belki aklınızda Lafzen, “[kişinin kendi] akrabalarına zu’l-kurbâ verme[sini]”. Bu ifadedeki son terim çoğunlukla, kişinin kan yahut evlilik bağıyla bağlı bulund... Devamı..Hiç şüphe yok ki Allah, adil olmayı,1 iyilik yapmayı2 ve akrabaya yardım etmeyi Her türlü ahlaksızlığı, çirkin işleri ve haddi aşmayı da Düşünüp tutasınız diye size öğüt 14/58-135, 5/8, 6/152, 27/29, 22/177, 9/112, 16/30, 27/89, 32/215, 4/36, 17/26, 24/22, 30/38, 44/15, 7/33, 17/32, 27/54, 33/30, 510/57, 39/27, 54/17, 68/52HİÇ şüphe yok ki Allah âdil davranmayı, iyilik yapmayı ve yakınlara karşı cömert olmayı[²¹⁸²] emreder; ve her türlü utanç verici hayasızlığı, selim akla ve sağduyuya aykırı çirkinliği ve sınırları hiçe sayan taşkınlık ve azgınlığı yasaklar size bu öğütleri verir ki, sorumluluklarınızı hatırlayabilesiniz.[²¹⁸³][2182] Yakınların hem niteliği hem de niceliği konusunda hiçbir sınırlandırma yapılmamıştır. İlk müfessirler de âyetteki “akrabaya verme” emrini böyle... Devamı..Muhakkak ki, Allah Teâlâ adâleti, iyiliği ve karabet sahiplerine muhtaç oldukları şeyleri vermeyi emrediyor ve fuhşiyattan, münkerden, hukuka tecavüzden de nehyediyor. Düşünüp tutasınız diye size öğüt adaleti, hatta adaletten de fazla olarak ihsanı, en güzel davranışı ve muhtaç oldukları şeyleri yakınlara vermeyi emreder. Hayasızlığı, çirkin işleri, zulüm ve tecavüzü yasaklar. Düşünüp tutasınız diye size öğüt verir. [16, 126; 5, 8; 17, 26; 7, 33]Allah adaleti, ihsanı, akrabaya vermeyi emreder, fahşaedepsizliktendan, münkerfenalıkden ve bağyazgınlıkden meneder. Öğüt almanız için size böyle öğüt âyette, dünyâ ve âhiretin düzenini sağlayan üç güzel şey emredilmekte; dünyâ ve âhiretin düzenini bozan üç kötü şey menedilmektedir Adâlet Herşey... Devamı..Allâh Te'âlâ 'adl ve ihsân ile ve akrabâya i'tâ ile emir ve fâhiş günâhlardan, münkerden ve zulümden nehy ider. Ve belki tezekkür idersiniz diye size vaz' adaleti, güzel davranışı, yakınlara[*] veren el olmayı emreder. Çirkinliği, kötülüğü ve aşırılıkları yasaklar. Allah size öğüt verir, belki bilginizi kullanırsınız.[*] Akrabalık, iş, komşuluk, arkadaşlık türünden yakınlıklar manasına adaleti, iyiliği ve yakınlara vermeyi emreder. Ahlaksızlığı, kötülüğü ve taşkınlığı yasaklar. Düşünesiniz diye size öğüt adaleti, iyiliği, akrabaya ikramı emreder; fuhşiyatı,22 kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Düşünesiniz diye O size böyle öğüt veriyor.22 6151’in açıklamasına bir gerçek ki; Allah; adaleti, iyi ve güzel davranmayı, akrabaya vermeyi emreder. Tüm pisliklerden/edepsizliklerden, kötülükten, azgınlık-doymazlık ve kıskançlıktan yasaklar. Düşünüp ibret alırsınız ümidiyle size öğüt Tañrı buyurur 'adl eylemegi tā tevhįdi daħı eylüķ eylemegi yā farįżalar eylemegi daħı virmegi ħıśımlıķ issine ya'nį ħıśımlıķ śaķlamaķ, daħı yıġmaķ zişt işden, daħı şerį'atde bulınmaz işden, daħı sulumdan. ögütler sizi, anuñ-içün kim siz Tañrı Taālā buyurur adl eylemegi ve eylük eylemegi, daḫı ḳarāyi‐be yaḫşı baḳmaġı. Daḫı ḳaytarur sizi yaman işlerden ve maṣiyetler veẓulmden. Ögüt virür size, ola kim ögüt Allah Qur’anda insanlara ədalətli olmağı, yaxşılıq etməyi, qohumlara haqqını verməyi kasıb qohum-əqrabaya şəriətin vacib bildiyi tərzdə əl tutmağı buyurar, zina etməyi, pis işlər görməyi və zülm etməyi isə qadağan edir. Allah sizə düşünüb ibrət alasınız deyə, belə öyüd-nəsihət verir!Lo! Allah enjoineth justice and kindness, and giving to kinsfolk, and forbiddeth lewdness and abomination and wickedness. He exhorteth you in order that ye may take commands justice, the doing of good, and liberality to kith and kin, and He forbids all shameful deeds, and injustice and rebellion He instructs you, that ye may receive admonition.21272127 Justice is a comprehensive term, and may include all the virtues of cold philosophy. But religion asks for something warmer and more human, the d... Devamı.. Meal Ayet Arapça وَاِنَّ لَكُمْ فِي الْاَنْعَامِ لَعِبْرَةًۜ نُسْق۪يكُمْ مِمَّا ف۪ي بُطُونِه۪ مِنْ بَيْنِ فَرْثٍ وَدَمٍ لَبَنًا خَالِصًا سَٓائِغًا لِلشَّارِب۪ينَ Türkçe Okunuşu * Ve-inne lekum fî-l-en’âmi le’ibratens nuskîkum mimmâ fî butûnihi min beyni ferśin vedemin lebenen ḣâlisan sâ-iġan lişşâribîne 1. Ömer Çelik Meali Gerçek şu ki, sağmal hayvanlarda da sizin için büyük bir ibret bulunmaktadır. Nitekim, onların karınlarında fışkı ile kan arasından çıkardığımız, içenlerin boğazından kolayca geçen, lekelerden arınmış temiz bir sütle sizi besliyoruz. 2. Diyanet Vakfı Meali Kuşkusuz sizin için hayvanlarda da büyük bir ibret vardır. Zira size, onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından gelen, içenlerin boğazından kolayca geçen hâlis bir süt içiriyoruz. 3. Diyanet İşleri Eski Meali Hayvanlarda da size ibretler vardır. Bağırsaklarındakiler ile kan arasından, içenlere halis ve içimi kolay süt içiririz. 4. Diyanet İşleri Yeni Meali Şüphesiz sağmal hayvanlarda da sizin için bir ibret vardır. Onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından süzülen içenlere halis ve içimi kolay süt içiriyoruz. 5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Gerçekten süt veren hayvanlarda da size bir ibret vardır. Size işkembelerindeki yem artıklarıyla kandan meydana gelen, içenlere içimi kolay halis bir süt içirmekteyiz. 6. Elmalılı Meali Orjinal Meali Her halde size sağmal hayvanlarda da bir ıbret vardır, size onun butûnundakinden fers ile dem arasında halıs bir süt içiriyoruz ki içenlerin boğazından kayar gider 7. Hasan Basri Çantay Meali Sağmal hayvanlarda da sizin için elbette bir ibret vardır. Size onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından, içenlerin boğazından kolaylıkla geçen dubduru ve tertemiz bir süt içiriyoruz. 8. Hayrat Neşriyat Meali Muhakkak ki sizin için, sağmal hayvanlarda da gerçekten bir ibret vardır. Size onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından, içenlerin boğazından kolayca geçen hâlis bir süt içiriyoruz. 9. Ali Fikri Yavuz Meali Gerçekten süt veren hayvanlarda da size bir ibret vardır Size, onların karnındaki işkembe pisliği ile kan arasından halis bir süt içiriyoruz ki, içenlerin boğazından âfiyetle geçer. 10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Ve şüphe yok ki, sizin için sağmal hayvanlarda da elbette bir ibret vardır. Size onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından halis bir süt içiriyoruz ki, içenlerin boğazından kolaylıkla geçer gider. 11. Ümit Şimşek Meali Davarlarda da sizin için bir ibret vardır. Onların karınlarında kan ve dışkı arasından çıkan ve içenlerin boğazından kolaylıkla geçen halis bir sütle sizi besleriz. 12. Yusuf Ali English Meali And verily in cattle too will ye find an instructive sign. From what is within their bodies, between excretions and blood, We produce, for your drink, milk, pure and agreeable to those who drink it. Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Nahl Sûresi 66. ayetinin tefsiri için tıklayınız * Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an MealiSizde olanlar tükenir; ama Allah katında olan tükenmez! Elbette sabırlı davrananlara, yapmakta olduklarının ödülünü en güzeli ile Okuyan Kur’an Meal-TefsirSizin yanınızdaki dünya malı tükenir; Allah katındakiler ise kalıcıdır. Sabredenlere elbette yapmış olduklarının en güzeliyle ödüllerini vereceğiz.*Edip Yüksel Mesaj Kuran ÇevirisiSizin yanınızda bulunanlar biter; ancak ALLAH'ın yanındakiler ise süreklidir. Güçlüklere karşı direnenlerin ödüllerini, yaptıkları iyiliklere uygun olarak elbette yanınızda olan şeyler tükenir, Allah'ın yanında olan şeyler ise tükenmez. Sabredenlere, ödüllerini yaptıkları şeylerin karşılığı olarak en iyi şekilde Vakfı Süleymaniye Vakfı MealiSizin yanınızda olan tükenir, Allah'ın yanındakiler kalıcı olur. Sabırlı olanların ödülünü yaptıklarının en güzeline göre Rıza Safa Kur'an-ı Kerim GerçekSizin yanınızda olan tükenir. Oysa Allah'ın katında olan kalıcıdır. Ve dirençli olanları, yaptıklarının en güzeliyle kesinlikle İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’anzira sizin yanınızdaki tükenir, fakat Allah katındakiler bakidir. İmdi herkes emin olsun ki, zorluklara karşı göğüs gerenleri işlediklerinin en iyisiyle ödüllendireceğizYaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim MealiSizin yanınızdaki tükenir ama Allah'ın yanındaki sonsuza dek kalıcıdır. Sabredenlere ödüllerini biz, işleyip ürettiklerinin en güzeliyle mutlaka Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe AnlamıSizin yanınızda olan tükenir, Allah'ın katında olan ise kalıcıdır. Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle biz muhakkak sadeleştirilmiş Sizin yanınızdaki tükenir. Allah'ın katındaki ise kalıcıdır. Biz, mutlaka o sabredenlere, yaptıkları işin daha güzeli ile mükafatlarını Esed Kur'an MesajıÇünkü sizin katınızdaki tükenir gider, ama Allah katındaki kalıcıdır. Ve kesin olan şu ki güçlüklere göğüs gerenleri yaptıkları en iyi şey neyse ona göre İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe MealiSizin yanınızdaki tükenir, Allah katında olan ise kalıcıdır. Elbette sabredenlere, yapmakta olduklarının en güzeliyle mükafatlarını Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiSizin yanınızdaki tükenir, Allahın yanındaki ise bakidir, elbette biz o sabredenlere yaptıkları amelin daha güzelile ecirlerini muhakkak vereceğizSüleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce MealiSizin yanınızda bulunan dünya malı tükenir. Allah'ın yanında bulunan ise kalıcıdır. Biz sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle yanınızda olan tükenir, Tanrı'nın katında olan ise kalıcıdır. Sabredenlerin karşılığını yaptıklarının en güzeliyle biz muhakkak Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i KerimSizin nezdinizdeki tükenir, Allahın indindeki ise baakıydir. Sabredenlerin mükafatını biz yapmakda olduklarının daha güzeliyle vereceğiz yanınızdaki tükenir. Allah'ın katında olanlar ise sonsuzdur. Sabredenlere mükafatlarını, yaptıklarının daha güzeli ile Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe AnlamıSizin yanınızda olanlar tükenir, fakat Allah'ın yanındakiler tükenmez. Sabırlı olanları ödüllendireceğiz. Onların mükafatını yaptıklarının en iyisiyle Yıldırım Kuran-ı Kerim ve MealiSizin elinizdekiler tükenir, ama Allah'ın elinde olanlar bakidir. Biz sabredenleri, işledikleri en güzel işleri esas alarak ödüllendirecek, kötülüklerini Hulusi Türkçe Kur'an ÇözümüSizin indinizdeki tükenir... Allah indindeki ise bakidir... Sabredenlere gelince, elbette onların yaptıklarının sonucunu, yapmakta olduklarından daha güzeli ile Yüksel Eski Baskı Mesaj Kuran ÇevirisiSizin yanınızda bulunanlar biter; ancak ALLAH'ın yanındakiler ise süreklidir. Güçlüklere karşı direnenlerin ödüllerini, yaptıkları iyiliklere uygun olarak elbette Aktaş Eski Baskı Kerim Kur'anSizin yanınızda olan şeyler tükenir, Allah'ın yanında olan şeyler ise tükenmez. Sabredenlere, ödüllerini yaptıkları şeylerin karşılığı olarak en iyi şekilde Khalifa The Final TestamentWhat you possess runs out, but what GOD possesses lasts forever. We will surely reward those who steadfastly persevere; we will recompense them for their righteous Monotheist Group The Quran A Monotheist TranslationWhat you have will run out, while what God has will remain. And We will deliver to those who are patient their reward for the best of what they used to Quran A Reformist TranslationWhat you have will run out, while what God has will remain. We will compensate those who are patient with the best of what they used to do.

nahl suresi 96 ayet meali